İzlekler için Sosyal Medya

ınspector clouseau

2 Aralık 2012 Pazar

dünya engelliler günü

şehirlerin, yolların binaların engelli dostu olarak tasarlanmadığı bir ülkede yaşıyoruz.

yıl içerisinde 1 gün ya da 1 haftada hatırlamaya çalışıyoruz onları, geri kalan 364 gün aklımızda değiller, yanında geçiyoruz bazen, gözümüzü kaçırıyoruz. onlar için özel merkezler inşa edip adını özürlüler merkezi falan koyuyoruz. park yerlerini işgal ediyoruz ve sonra güzel bir sloganla tokat gibi çarpıyorlar suratımıza yerimi aldın, engelimi de alır mısın?


sistemin dışına atılmaları okulda başlar bu insanların, çocuklar acımasızdır, ve o acımasız küçük insanlar büyür
iş hayatına atılır ve sonrasında yukarıda yazdıklarım olur.

yasaya göre engelli personel çalıştırma yükümlülüğü :

4857 Sayılı İŞ Kanunu’nun “  özürlü ve eski hükümlü çalıştırma zorunluluğu “ başlıklı 30.maddesine göre;
“ İşverenler 50 veya daha fazla işçi çalıştırdıkları özel sektör işyerlerinde %3 özürlü, kamu işyerlerinde ise %4 özürlü ve %2 eski hükümlü işçiyi beden ve ruhi durumlarına uygun işlerde çalıştırmakla yükümlüdürler. Aynı il sınırları içinde birden fazla işyeri bulunan işverenin, bu kapsamda çalıştırmakta yükümlü olduğu işçi sayısı, toplam işçi sayısına göre hesaplanır ”

İŞE ALIM SÜRECİ

  • başvurular bireysel şekilde olabilir,
  • ilan çıkılabilir
  • referans yolu ile ulaşılabilir
  • işkur'dan sağlanabilir(bu noktada eklemek isterim ki, burada danışmanlar özenli çalışma konusunda eğitilmeli-randevusuz aday gönderme vb.)
  • ik uzmanı ile mülakat sonrası departman yöneticisi ile mülakat
  • referans sorgusu
  • iş teklifi
  • evrak toplama ve işe giriş işlemleri
  • buddy atanması
  • hoş geldin paketi, teknik destek
  • ilk gün deneyimi ve go diyoruz.
yasal zorunluluğun dışında uygun işe uygun insanı bulmak gerekiyor, işe alım sonrasında tempoyu düşürüyor, devamsızlığı oluyor, vay efendim imajımızı zedeliyorlar gibi ilginç olaylar yaşanmaması için görevi alacak olan kişinin yetkinlikleri iyi değerlendirilmeli, şovenist bir tavırla engelli çalıştırıyoruz demekle olmaz bu işler.

diyelim ki işe aldık peki ya sonrası?

sonrasında oryantasyon süreci var, sonra işlerin aktarılması, önyargılardan kurtulma! evet şekilci bir pislik olmak yerine engelli çalışma arkadaşınla yemeğe gitmek mesela, onu dışlamamak, yabani gibi davranmamak.

unutulmaması gereken burada bir iyilik yapmıyoruz, işimizi yapıyoruz ve daha da iyi olması için çalışıyoruz.

potansiyel bir engelli olduğunu unutmadan, empati kurarak ve önyargılarımızdan kurtulduğumuz gün ve gecelerde buluşmak dileğiyle.

konu ile ilgili dpt'nin 2002 yılında bir çalışması mevcut: 

bkz: türkiye özürlüler araştırması

http://www.engelsiz.hacettepe.edu.tr/belge/ozida.pdf









Hiç yorum yok:

Yorum Gönder