Düşle ve senin olsun, doğum günleri önemlidir hacı benim için. Bunun üzerine söz söylemem gerek ama tutamayacağım kendimi.
Şunun şurasında 6 aydan az kaldı. Bu noktada tarihin tozlu sayfaları açılıyor da açılıyor, kronikler değil ayaklı İskenderiye kütüphanesi sanki.
Sizleri eski yöneticim murju moron ilen tanıştırayım. Kendisi ülkenin yetiştirdiği en embesil nadide yeteneklerle donatılmış Tanrı'nın bizim için gönderdiği lütuf.
Olmadı bu cümle ama idare edin.
Doğum günüme 392 gün kaldı diyerek geri sayma konusunda çığır açan bir bünye. Ama önce onu biraz tanıyalım, şanssızlık eseri eski panik atak müdürü dehleyince şirket murju sr danışmanken o ara idareten not vekaleten projenin başına geçirildi.
Ağız kokusu ile karşılaştığım ilk an sonrasında benim için bir kokarca olacaktı. Toplantıda rotringi ağzına sokup dişlerini temizler, sonra çıkardığını tekrar yer falan. Bozkırın tezenesi orta Anadolu menşeli olan bu kardeşimiz istanbullu olduğunu iddia eder? Her hafta Kurtuluştaki falcı Rita'ya giderdi.
Neyse eşsiz yönetici yeteneklerinden biri ekranına gelip girmesi, omzuna yapışması, kolunu dürtmesi ve 10 dakika bir ne durumdayız diye sorması.
Ekipten birinin doğum günü ise ona gelen çiçeği kıskanır ve bunu aleni ifade eder zararsız bir deliydi diyeceğim ama zararlıydı yea. Bir gün servise giderken şahane bir şekilde kaydım cuma çıkışı yokuş aşağı yürüyordum hoop şpagat, belimi incittim, yürüyemiyorum ctesi sabah telefon açtı ofise gelir misin? Yo gelemem, zira düştüm, ya taksi tutup gelsen diyor abi manyak galiba bu kadın dedim.
Sonra bir gün o kadar çok aradı ki gece 11 duştan çıktım telefon acı acı çalıyor( hastasıyım bu benzetmenin) şu numaralı cv nerede diyor, ebenin ... Diyorum, bilemiyorum dosyaya falan baksanız? Dosya da yok diyor benim adayım mı diyorum benim adayım da değil, hssktir. Küçükken nasıl bir travma geçirdiyse artık.
Neyse işte 90 kaldı, 67 gün kaldı, hımmmmmm bugün senin doğum günün mü, 34 gün kaldı ay istanbulun plakası, son 10 gün hazır mısınız, 5,4,3,2,1 ve o kutlu sabah. Hepimiz çok coşkulu!!!! Bir şekilde geldik ofise bittabi. 32 yaşına girdi o gün, gelen tüm aramaları dışa aktardı, gelen her doğum günü mesajını dinledik, her türlü şımarıklığını, ayyyyyy evde kaldımmmmm yeaaaaalarını. O gün karar verdim 32 yaşına bende girecektim ve onun gibi bir manyak olacaktım büyüyünce.
Sonra benim doğum günümde şampanya patlattı yalnız bak orada hakkını yemeyelim ama ofise ayrıca gelen çiçeklerde ayrıca çıldırdı, masama gelip çiçeği kırdığını biliyorum.
Sonra işte anlattım büyük ihtimal bu yaptıklarına uyuzluk olsun diye ona anonim bir çiçek yolladık, çıldırdı bir gün meraktan, tüm arkadaşlarını,
teyzesini , annesini falan arayıp anlattı, sordu soruşturdu. Mazi :)
Sonra işte Ramazan gelince oruç tutar daha da korkunç bir hal alırdı cmylmz fundamentals daki iPad2 ipad2 diye kendini parçalayan tipe dönüşür yemek insertlerini ister 13:00'dan çıkışa kadar yemekten bahsedip bu arada işimi yapmamı beklerdi. Ertesi sabah sahura kalkanadığı için gelir 1,5 saat aç olduğunu söyler, yine de oruç tutar gök Tengri kabul etsin bana da gelir bunları anlatır ve 13:00 da yine yemek yemek yemek demeye başlardı. Beni papaz yapan sisteme itirazım var. Olm cehennem dünyada da onu falan mı yaşıyorum acaba? Öyleyse eğer öbür tarafta ödül olarak thor, ironman, antonio benim olsun bak, murju da layığını bulsun gelmesin benim bahçeme.
Evet doğum günleri,
1 günlüğüne de olsa özel olmalı bana 2 günde bir Bayram zaten lakin doğum günlerinde gönderilen şu kötü meyve çiçek sepeti kolajlarına ayrıca gıcığım bilinsin. Hayatımda bu kadar dandik ve hijyenden uzak bir hediye anlayışı görmedim, evet evet basit bir çözüm ama hayır. Katılıyorum tabi en kalbi duygularla gönderiliyor ama hacı noolur daha yaratıcı şeyler pls. Mesela şu harflerle cümle yapılan çikolatalar var yek yea düz çikolata en iyisi.
Ha diyorsan saat başı Gül göndereyim, atraksiyonlarla arkadaşları organize edeyim falan buyur.
Sırada en kötüsü var: doğum gününü unutan sevgili;
abi doğum gününü unutan sevgili sktirsin gitsin bi zahmet, daha iyisi mezarını kazsın, üzerine kendi toprağını kendi atsın, annesiyle altın gününe gitsin, kıl dönmesi yaşasın, yolculuğa çıksın da turist ishali olsun, sunum yaparken heyecandan kussun, arabasına çöp kamyonu çarpsın, çok şıkken kafasına kuş sıçsın, Loto ikramiyesini kazansın ama bileti bulamasın, sevgilisi onu boynuzlasın, terfi alamasın, evine hırsız girsin, uykuları kaçsın, eyyorlamam bu kadar.
Doğum günümü unutan sevgilinin kalbini kırarım, hatta kendisi depromote edilir aasgarddan sürülen thor bile olamaz, ex olur gözleri japon animesi gibi X olur. Ben unuttum mu hiç diye sorarsan tabiisi hayır öyle gir şey mümkün mü? Yok artık, siz??
İşte şirketlerin Doğum günü izinlerini seviyorum, pasta kesilir falan benimki mutlaka çikolatalı olsun:)
Yazacak çok var daha da film izleyeceğim,
Hadi öperler
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder