İzlekler için Sosyal Medya

ınspector clouseau

6 Eylül 2013 Cuma

Düşen uçakta ateist olmaz


Hello love, sana daha önce birazcık uçuş maceralarımı anlatmıştım. İçimde biraz daha kalmış paylaşayım, anlatamazsam ölürüm.

Bu yazıyı ela isimli bir çocuğun avaz avaz Arap kızı camdan bakıyor isimli şarkısını dinlemek zorundayken yazıyorum, aleni mobbing, freelance isen gayet kötü çalışma ortamı işte.
Güvenlik önlemleri, sıvı alımı, yok parfüm yok likit vırt zırt.

Up in the air'de güzel özetler, belirli streotaypa göre sıraya girme, valiz taşıma adabı, göçebe hayat, işten çıkarma vs.
Filmdeki gibi yolculuk yaptığını düşünelim.
Türkiye içerisinde yolculukta İstanbul dışındaki havalimanlarına bakıldığında o kadar da havalı olamıyorsun. 
Bi kere çok büyük değiller, bir kere yereller, dolayısıyla çalışan profili de yörenin iyisi kıvamında.
İstanbul'dan çıkarken kozmopolit he ya cosmooooooo daha büyük nir alanda olduğumuzdan her tür insanla muhatap işini hızlı yapmaı gereken yer hizmetleri personeli ve güvenlik personeli ile karşı karşıyasın.
Ama diyelim ki İzmir hala o iğrenç havaalanına alışamadım teletubbiler'in duş başlıkları isimli enstelasyon çalışmaları kapalı halısahaya benzeyen tavanı ile korkunç. Girişte başlıyor, evet izmirliler iyidir hoştur ama bakıldığında İzmir alında büyük bir köydür, medeni insanların yaşadığı daha kibarlar gerçek. Ama gördüm ki su yüzünden bir Hollywood action muvi çekmek için sabırsızlanıyorlar. Hayır! Beyefendi! Lütfen o suyu yavaşça yere bırakın. ? Wtf! Neler oluyor kuzum? 
Ankara, ahır kokulu yine de fena sayılmayan bir yapı, ama mıncıklama konusunda bir dünya markası, özellikle ayakkabı çıkarttırmak için uğraşırıyorlar. Sütyen teli konusunda da çok hassaslar, bölge dönüşü o zaman keltoş değil diğeri vardı, tıngır mıngır geldik, kötü bir mülakat günü de geçirdik falan neyse kapı açıldı indim falan, vedalaştık. Girdim içeri, tek çanta, No laptop, just mülakat formları topuklular var, diğer noktaya gidiyorum. Metal ne var ne yok çıkarttım, her yerim yerimde, ve gayet hızlı geçiyorum, ötmüyor, ama kadın bir daha geçmemi istiyor. Tövbe. Bi daha geçiyorum, üzerinizde metal var mı diyor, hayır diyorum, ayakkabınız da? Hayır. Hiç mi yok? Var ama söylemem, bu ne lan?? Neyse elle müdahale yapmak istiyor belki sütyen teli, hacı ben takmıyorum yeaaa diyorum. Moron, oramı buramı her yerimi elliyor, Ankara insanları neden bu kadar sıcakkanlı, Akdeniz iklimi yüzünden mi? Ha ha
Kayseri, aynı şekilde sıvı konusunda hassaslar, önümde bir teyzen2,5 dakikada çantalarını xray'e yerleştirdi, bıdı bıdı konuşuyor birazdan ruhumu Teslim edeceğim, wtf! Çantasından su şişesi çıkıyor, güvenlik görevlisi bağyan diyor su yassah, kapağı şoraya koyun suyu için uçağa götürmeyin. Teyze önce ya ne içeceğim suyu diyor, sonra artistik bir hareketle suyu yandaki masaya bırakıyor sonra adama babam Ümre'den geldi de bunun içinde zemzem var diye yapıyor şeklini. Adamı duygusal yerden yakaladı, owww yea çakal. Yalnız bir nokta var weirdolar, zemzem suyu dediği şey erikli pet şişe ve kapağı açılmamış, yer mi Anadolu çocuğu diyorsanız, yedi. Kıç kadar havaalanı olunca böyle saçma şeyleri duymak-görmek zor olmuyor.
Eskişehir'de böyle sorunlar yok mesela. Ama Konya da etli ekmek falan sokabiliyorsun el bagajında böyle kokulu kokulu. 
Demek ki bu adamların can sıkıntısı var veya işlerini iyi yapıyorlar, Fati vardı parfümünü el çantasında uçağa sokamayacağı söylenince zemine yapıştırmıştı, alın size kokulu sirtaki!!

Şora boş şoraya geçmek istiyorum insanları:

Bu tip oturur önce, koltuk grubunda kendinin olmayan koltuğa oturur, sonra yolcu gelir kendi yerine geçer, sonra herkes yerine geçer, kemerler takılacak, aha o da nesi ileride bir boşluk var, oraya geçmek ister, host/hostesi yakalar derdini anlatmaya çalışır, aldığı cevap standarttır, kalkıştan sonra. Ama o bayan geçtiiiiiii der, hostes sabırla sinirini bastırarak ama hanımefendinin bebeği vardı o yüzden aldık rahat etsin falan diye açıklar. Kalkıştan sonra kalkıştan sonra yallah tepkisini verir, hayal kırıklığına uğradığı belli olan yolcu kalkış sonrası için kendini hazırlar, bi de bunun acil çıkışa oturmak isteyeni vardır ama çantasını baş üstü dolaba koymak istemez ısrarla, sonra bu gerizekalıdan çarpışma ya düşme sonrası ya da denize inme sonrasında acil çıkışta yardım etmesini bekle, ne kadar mantıklı değil mi?
Ha bu arada ek kemer alan insanlar bunlar, acıklı durum şudur ki oturma düzeninde ortalama ağırlık 80 kg kabul ediliyor, ahey ahey, üzgünüm 32 beden cici kızlar. Teyze sen uçağın dengesini nasıl değiştirirsin biliyor musun? Bırak kalkalım ondan sonra git kuyrukta mı uçuyorsun tuvalette mi? Koridorda mı?
Daha güzeli, dış mihraklar nedeni ile koltuk değiştirme. Mesela bunlar yine klan halinde gezen çoluklu çombalaklı, egosu tavan, harikulade bir grup olsun, neymiş efendim yanyana gitmek istiyorlarmış, e iyide bakalım ben seni başka yanımda istiyor muyum? Akşama kadar 27 kişi ile görüşme yapmışım ama senin idiotta beynine ve denyo isteklerine evet diyeceğim ve o şahane tatmini sana yaşatacağım. No man No cry, lan!!!!!!! Ego çarpışmaları. Çok net bir tavrım vardır herkesi memnun etmek zorunda değilim hele ki yolculuk esnasında. Benim için bir değerin yoksa hele bir de Ankara dan falan dönüyorsam hiç şansın yok.

Ugh, couples!!




En minnoşu sevgililer ama iyi anlaşan ve de yeni evliler bıraksan uçakta sevişecekler, gerçi neden olmasın :) i see elele tutuşup öpüşerek uçan insanlar.
Daha minnoşu tartışan çiftler, uuuu süper hikayeler.
En süperi sporcu kafilesi, kulaklığı takar kendi dünyasında.
En kabusu çocuklular!! Kusan, ağlayan, zırlayan, zıplayan çocuklar.
Sevgilim olursa buraya fotoğrafımızı koyacağım, bir gün çocuk yaptığımda uçakta herkesi çıldırtacağım, güzel elbiseleri giyip kuşanacağım, senin önünden geçip sana bakmayacağım, OK??
İş adamları/patronlar bunlar da gereksiz bir göğüs kafesi şişkinliği abartılı jestler falan olur, bazıları müstakil bazıları müflis bazıları çok havalı ve de çok gürültücü.
Uçuş ekibi, yani başka bir uçuşun ekibi konuk sanatçılar. Dik yürüyüş, emin adımlar, ne yaptıklarını bilen tavır, yüksek düzeyde empati, sorunsuz robotik yerleşim düzeni, hopp cross check.
Ünlüler, gülümserken acı çekenler. Love me i am famous ama uçakta benimle ilgilenmeyinciler.
Business classlar perdeliler, yaşasın burjuvazi ve de ölsün proletarya, ölü taklidi yapın geçiyor. 
Kitap okuyucuları/ rapor okuyucuları/ tikiler/ saykolar evet alt kırılımları olabilir.

Şimdilik bu kadar.

Coco,

Acayip bir yolculuk sonrasında eve döndü.




İlişki durumu: geçmişe yolculuk yaptım salak gibiyim
Ruh hali: çok kötü bir şey olacak


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder