İzlekler için Sosyal Medya

ınspector clouseau

4 Şubat 2014 Salı

GSM

Gelecekteki Sevgiliye Mektup



Bugün de aramadın aybolmuyor mu?

Hemen her sabah 6:30 gibi uyanıyorum, o gün seyahat falan yoksa ya da saçma bir şekilde uykusuzluk çekmiyorsam, U know, 3-4 kez uyanıyorum gereksiz bir şekilde.

Hız nedeni ile 45 dakika önce ofisteyim, kültür önemli, kapı açan erkekler, asansörde mutlaka günaydın, afiyet olsun, kolaylıklar diyen plaza insanları var etrafımda, her ne olursa olsun bu beni mutlu ediyor. Kahvaltıyı işyerinde yapıyorum, hep sağlıklı şeyler, Roka, peynir, ananas falan. Haftada 2 kez kahve, bir kaç kez yeşil çay, arada bir pasta yiyorum, şehirdışında gidince İskender ve kebap büküyorum, kadayıf ve baklava bonus, starbucks default, akmina'sı şahanetto, hatta havalı dostum Selin'in tabiriyle harikatto.

Şu sıralar yoğunluk başladı, kafam meşgul artık şükürler olsun, Tarçın'la programımız denk gelirse kpi üzerine kpi, ruhsal gelişim, farkındalık, güzel şeyler üzerine konuşuyoruz, default kahvaltı arkadaşım Daisy, minnoş bir Izmir insanı. Böyle konuşurken sakinlik veriyor. Değişik bir hikayesi var, aynı dönemde başladık sayılır hepimiz geziyoruz o nedenle denk geldiğimizde hikaye birikmiş oluyor. Daha az iş daha çok hayat üzerine.

Bu sabahın konusu özveri idi, hayatında biri için ne kadar özveride bulunursun? Onun hayatı boyunca çekeceği bir hastalığı olduğunu bile bile onunla evlenir misin? Nelere göz yumarsın? Kıskançlık hakkında ne düşünüyorsunuz? Beraber olduğunuz insanlar sizi yukarı mı çekiyor, aşağı mı çekiyor?? What about you? 

Tarçın: "var ya senin karşına öyle birisi çıkacak ki, çarpılacaksın!" dedi.
Öyle mi dedim, peki, öyle olsun ama bir yandan tırsıyorum da, aklımı başımdan alacakmış, Muhteşem de böyle öngörülerde bulunurdu. Tarihler yazar, alternatif izinler üretirdi, peryön'de verdiği izni hatırlayın no name süper Kahraman izni. O yüzden Tarçın da benzer öngörülerde bulunduğunda hem geçmişe gidiyorum, hem de böyle mistik şeyler oluyor. Hadi ama burç yorumlarını sırf renk getirsin diye okumuyor muyuz? Kafamızı meşgul etsin, eğlenelim biraz diye, benim dedem astrolog bunu biliyorsun.
Marion ile ilgili bir konu geçti, ho ho hoooo çok tehlikelisin dedi bana, ben de değilim dedim, tehlikeli değilim sadece algılarım çok açık. Ben de shut it down yapmak istiyorum, turn it of diyorum kendime lakin insan odağım düşük değil benim, büyüyünce "insan odağım düşük benim çocuklar" diyerek bundan iyi bir şeymişcesine bahsetmek istiyorum. Yani bir düşünsene bu kadar insana maruz kalmak, bu kadar hikayeye, tabiisi anlatacak konu birikti, ne zamandır içinde tutmuşum, ayrıca bu hikayeler daha önce anlatılmadı farkında mısın?  ben birinin hikayesini anlatmaya değer buluyorsam or benim hikayemde yer alacak kadar bana yakınsa :)

"Senin gibi birini daha önce tanımadım" diyor, bunu iltifat olarak alıyorum diyorum, hayır bu bir gerçek diyor, tamam o zaman.
Hayatımda bir şeyin değişme vakti geldi hatta bir şeylerin, kabuk değiştirmek için çabalıyorum lakin kolay değil, bazen anlatıyorum eskiye dair bir şeyler Tarçın "oooooff, ona ne be, salaq mı?" diyor, keyfim yerine geliyor.

Neyse 8:30 kahvaltıyı bitirdik, konu kına gecesinin nerede yapılacağı, partiler, Venedik maskeleri, doğum günü hediyeleri, sonra işte asansöre biniyoruz 26. kata yolculuğumuz başlıyor, tedarikçi görüşmeleri, uçak biletleri, testler, mülakatlar, işimiz sarktığında karşı tarafa "bu konudaki hassasiyetimi kendilerine iletirseniz çok sevinirim" diyerek telefon minnoşlukları yapmalar, adayın mezun olduğu bölüm endüstri meslek lisesi heavy metal bölümü şakası, pasta ve kapanış, öncesi tabiisi İstiklal Marşı.

Her akşam köprüden geçerken check-in yapmak yerine manzarayı seyrediyorum bilseniz Boğaz o kadar güzel ki, hem gün daha yeni batıyor falan, kendimi bazen şanslı hissediyorum gelecekteki sevgili. Ama yoksun bi'şey diyeceğim seni kim kullanıyorsa şimdi yıpratmasa bari, kullanmıyorsa ne bekliyon hacı?

Şubat sonu için mini bir kaçamak planladım 4 günlük, olursa şahane. Olmazsa çocuk doğum günü partilerine katılacağım...

İlişki durumu: sazlıklardan havalanan, bir ördek gibi sesim

Ruh hali: teknedeyim böyle sağa sola sallanıyorum

Beloved Moron,

Coco

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder