İzlekler için Sosyal Medya

ınspector clouseau

27 Ocak 2017 Cuma

2016'nın En İyileri

Ohannesborg, yılın bitmesine 11 ay var ve az kalsın 2016'nın en beğendiniz yazılarını paylaşmayı unutuyordum, camooon unutmadım bittabi alın size Best of Coconut. Sadece buralarda değilim oralardayım.
Samuel Insull, "Zirveyi hedefleyin. Orada çok yer var. Zirvede o kadar az insan var ki, insan kendini yalnız hissediyor." demiş. Yemişim Samuel'i zirve şahane, başarabilen çıksın, site kasıyor. Beklenen davetler yapıldı, o davetlere gidildi, şahane hayatımın gereksiz ayrıntıları ile mutlu mesut devam ediyorum nefes almaya. Şimdi sıcak bir şeyler alın elinize şarap olur, kahve olur, kımız olur size bırakıyorum, minder moduna geçin, koyun postu olur şömine başında... Okuyun Sevgili İzlekler, her şey okumakla başlayacak, mutluluk-huzur falan, okuyun da büyüyün.

Hi Darling


Ya manyak mısın elbette ben de bu yazıyı çok seviyorum, evet:

1-) Bu Coco, 
Coco herhangi bir okulun herhangi bir bölümünden mezun olarak herhangi bir lisans bölümünü bitirebileceğini ispatladı. İK alnında kariyerine başladı diyelim(aslında kariyerime İK ile başlamadım ama bu başka bir hikayenin konusu), İK'yı seviyor, İK'da onu seviyor, kendisi için anlamlı işler yapmayı tercih ediyor kariyer kısıtlarının farkında çok sallamıyor, İK'yı anlıyor, biliyor, İK dilinde konuşabiliyor. 
Coco'nun kendisine benzeyen(yok ya ne benzeyecek hepimiz unique'iz ama en yunik benim) arkadaşları, meslektaşları, iş ortakları, koçları, yöneticileri falan var. Bunlar genelde kimse tarafından sevilmez, koyunun olmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi denir, günah keçisi ilan edilir, vurun abalıya'daki abalı onlardır mesela. Çok rerörerörerödür. Çok da tınnnnnnnnnnnnnn çok da fifi, biz de size bayılmıyoruz, be professional.
Coco işini iyi yapar, Coco çalışkan, zamanını etkin kullanır, yanlışı çotonk diye söyler, insanların çalışırken yeteneklerini ortaya çıkaran atmosfer yaratır, analitiktir, bazen dandiktir, çoğunlukla dakiktir, attıkları free kicktir askdjalksjdla, god i hate football but i love Zlatan. Eve gittiğinde işini unutur, hedeflerini gerçekleştirir, pürüzsüz işleyen süreçlere, uzaylılara ve bilime inanır. 
Yeteri kadar çaba ve iq skor ile zorlukların, engellerin geçilebileceğine inanır. 
Dünyanın en zor işi İK değildir, en önemli işi de İK değildir, en iyi İK'cı da kendisi değildir, İK yapmazsa ölecek diye bir hastalık yoktur. 
Coco bir zeka yükseltendir.
Coco gibi ol...
Yazının devamı için: İK'cıları Anlama Kılavuzu

2-) Bu yazımı gelişeme açıklara, şirkete kendini adayanlara, zirve amelesi olarak gezenlere, dönüşte Anadolu'nun nadide yerlerinde İK yapmaya çalışanlara adıyorum.
Anadolu dediğimiz şey biliyorsunuz İstanbul dışındaki her yer.
Ankara ve İzmir'de İK yapılıyor şeklinde dedikodular var, gülmeniz bittiyse devam ediyorum. Elbette danışmanlık yaparsınız onu şimdilik park ediyor ve daha sakin bir görünüşe ulaşmanız adına bir kutuya kilitliyor veeeee ambara atıyorum. Komik olmayın. Şaka şaka Sınır Tanımayan İK'cılar sizlersiniz.
Yazının devamı için: Sınır Tanımayan İK'cılar

3-) İş bu yazı kendini bilmezlere, farkındalığı olmayanlara, kendini değerlendirme konusunda yardım alması gerekenlere, performans görüşmesinde saçmalayanlara, Dunning-Krugerler'e ve benzerlerine adanmıştır.
Uçağa yetişmem gerekmese daha uzun yazardım ama gitmem lazım bebeksiler, o da başka bir yazının konusu olsun. Bu video en sevdiğim. 
Yazının devamı için: Geri Bildirim

4-) Unutmayın, amaç pozisyona en yakın adayı bulmak, çalışan mutlu olacak, şirket mutlu olacak ki sonra zirvede gelip turnover oranımız %1 diye hava atabilelim. 
Aday açısından ayrılma nedenlerini anlatmak en zorlayıcı konu başlıkları arasında. Bunu nasıl ifade etmesi gerektiği konusunda da kararsız. Öncelikle yöneticimi ve şirketimi kötülemek istemiyorum deyip yardıran da oluyor(hayır bal gibi de kötülemek istiyorsun, gözlerinden okunuyor beni seviyorsun, eline versem hepsini bir kaşık suda boğarsın), beklentilerimiz uyuşmadı, Q4 için performans hedeflerimi gerçekleştirdiğim halde beni terfi ettirmedi diyen de, yöneticim biraz aptaldı, patronun damadıydı, yalancıydı diyen de...
Yazının devamı için: Adaylar Ne Söyler? İK'cı Ne Anlar?

5-) Bir yerde okumuş çok bilimsel, yöneticiler üst düzey olanlar, ekiplerine dahil olmasını istedikleri yönetici adaylarında şu tip özellikler arıyormuş;
  • Stratejik düşünme yeteneği, saf zeka istiyormuş. 
  • Doğru kişileri doğru işlere yerleştirme becerisi de istiyormuş. 
  • Ben de durur muyum yapıştırıyorum, iletişim peki? İyi bir dinleyici olma falan var mı? Varmış Sevgili İzlek, o da varmış. 
Yazının devamı için: Beyaz Yakalıya Tavsiyeler

6-) Ses veriyorum, doooooooooooooooo.
Bir "Kariyer, kariyer, kariyer... Adam çalışır karı yer." bölümümüze daha hoş geldiniz. Size kamyon yazısı yatağında yazı yazıyorum. Ağzıma bir avuç Ritter Sport yoğurtlu çikolata attım, mutluluktan ölebilirim. Son çikolata bükücünüz iş başında.
Belirli bir alanda uzmanlaşmak ya da generalist gibi çalışmak isteyeceğin, çok net hedeflerinin olduğu ana kadar kendini akışa bırakmanda bir beis(mahzur) görmüyorum okuyucu. Özgün işler yapma, kimsenin başaramadığı bir işi yapma, bir amaca koşma, hizmet etme, daha kalıcı bir olaya imza atma kapsam dışı.
Danışmanlık yaptığında işin içine farklı unsurlar girer, son söz müşteriye aittir, sen istediğin kadar pürüzsüz süreçler tasarla, efsane işler çıkarmaya çalış, müşterinin istekleri kadar varsın. Sana "yap, yapabilirsin, evet, istiyorum" demediği sürece(ve bununla ilgili sözleşmeyi imzalamadığı sürece) önündeki görünmez duvara toslamaya devam edeceksin. 
Yazının devamı için: Yeni Başlayanlar İçin İş Hayatı

7-) Bir beyaz yakalının hayatını, kariyerini harcamak için gerekenler; 
  • en önemlisi nasıl, nerede, ne kadar mutlu olacağı bilgisi, 
  • pozisyon için istenen yetkinlikler, bir sonraki pozisyon için gereken yetkinlikler,
  • şirket sayfasından vizyon, misyon, hart hurt, 
  • yıl içinde verilen sayısal hedefler, kpi bıdı bıdı,
  • bir çimdik iç müşteri-dış müşteri profili, bir tutam iş tanımı...
Yazının devamı için: Kariyer Sırları-2

8-) Sevdiğim işi yapıyorum, genelde seveceğim işleri yapmaya yöneliyorum/ bu durum ileride beni kısır döngünün içine doğru götürür mü?
Göreceğiz. Pratikte bu duruma kariyer kısıtı, limitli yükseliş, şakaklarıma kar mı yağmış sendromu gibi isimler de takabiliriz. Tabii ki tabbiiğkiii ben uydurdum.
Hemen her yıl mart ayında abidik gubidik şeyler olur hayatımda, supersonic kararlar alır, hayata geçirmem, bu bir klasik. 



Ya bir yol buluruz ya bir yol yaratırız. Benim sizlere inancım tam, yani bu ara öyle, beni hayal kırıklığına uğratmak istemezsiniz. 
Hepinize renkli kariyerler dilerim. 

Execution Managerınız
Coco

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder